Meditasyonu ve nefes egzersizlerini stresle karşılaştığımızda acilen uygulamak yerine düzenli yaptığımızda stresli durumları çok daha rahat yönetebiliriz.

Nefes yolculuktur. Nefesle başlar yol, nefesle şekillenir ve nefesle son bulur. Nefes birincil ana besin kaynağımızdır, daha sonra sırasıyla uyku, yediklerimiz ve sevgi ile şefkat geliyor. Nefesimizi tutarak solunum sistemimize bilinçli bir müdahalede bulunabiliyoruz ama bir kaç dakika sonrasında beyin hücrelerimiz ölmeye başlar ve nefesimizi tutarak intihar edemeyiz. Dünya nefes tutma rekoru bile ancak 23 dakika ama nedense “ne olmadan yaşayamayız?” dediğimizde aklımıza ilk nefes gelmez. Bizim için bu kadar kritik olan nefesimize önem vermiyoruz, en olumlu bilimsel araştırmaya göre bile doğru solunum yapanların oranı sadece %10.

Nefes burundan alınıp, burundan verilir. Özellikle ileriki yaşlarda diyafram nefesi yapıyor olmak, dengeyi korumak ve düşmeleri engellemek için kritiktir. Sessiz, sakin ve ritmik solunum yaparken dil ucumuzun da ateş noktasında konumlanması gerekir.

Burnumuzun doğal koruyuculuğunu arttırmak için düzenli nemlendirebilir, tıkalıysa açma tekniklerini uygulayabiliriz, medikal nefeslerle zihnimizi, ruhumuzu ve bedenimizi şifalandırabiliriz.